BERK HIZLIATEŞ: KATILIMCI YÖNETİMİ ORTAYA KOYACAĞIZ

Berk Hızlıateş: Katılımcı yönetimi ortaya koyacağız

CHP Buca Belediye Başkan Aday Adayı Berk Hızlıateş, Son Mühür Tv’de Gazeteci Hasan Tahsin Kocabaş’ın konuğu oldu.

31 Mart yerel seçimleri için aday adaylarının seçime yönelik çalışmaları başladı.  Son Mühür Tv’de Gazeteci Hasan Tahsin Kocabaş’ın konuğu CHP Buca Belediye Başkanlığı için aday adaylığını açıklayan Berk Hızlıateş oldu.

CHP’deki değişim rüzgarının bu kadar çok aday adayı çıkmasında etken olduğunu söyleyen Hızlıateş; “İYİ Partinin seçime tek başına girmesi bir sorun yaratmayacaktır. İki bloklu model zaten bitmişti. Şu an toplumsal bir muhalefet var ve doğru adaylar seçildiğinde toplumsal muhalefeti temsil eden halk doğru adayın arkasında konsolide olacaktır” dedi.

BALKAN GÖÇMENİ BİR AİLEYİZ

Buca ile ilgili geçmişinden bahseden Hızlıateş; “Balkan göçmeni bir aileyiz. 1999 yılında Buca Anadolu Lisesini kazandım. Daha sonra Dokuz Eylül Üniversitesi’nin Buca’daki Dokuz Çeşmeler Yerleşkesinde okudum. Eşim Doç. Dr. Cevher Gündoğdu  Hızlıateş de Dokuz Eylül Üniversitesinde akademisyen. Oğlum da Buca’da doğdu, ailece Bucalıyız, Buca ile bağımız çok kuvvetli” dedi.

ADAYLIK İÇİN YOĞUN DESTEK ALDIM

Adaylığı konusunda özellikle demokratik kitle örgütlerinden destek gördüğünü belirten Hızlıateş “Buca’da gitmediğim mahalle yok. Halktan gelen büyük bir teşvik var. Böyle bir talep oluşunca bir anket yaptırdım. Bucalılar genç ama deneyimli, yerel yönetim tecrübesi olan, her inanca saygılı bir belediye başkanı istiyor. Bu sonuçlarla kendimi de bunlarla örtüştürünce “Vira Bismillah” deyip yola çıktık” dedi.

BUCA’NIN CİDDİ SORUNLARI VAR

Buca’da yapısal ve imar açısından ciddi sorunların olduğunu vurgulayan Berk Hızlıateş “Sokaklarımızın çoğu 7 metre. İmar planlarında 7 metrelik yollar yürüyüş yolları olarak geçer. Bazı sokaklarda kaldırım yapmak istediğinizde bile vatandaş kendisi karşı çıkıyor, arabaların geçeceği, park edeceği yer kalmıyor. Bu ciddi bir zorluk. Ancak Buca İzmir’in Türkiye’ye açılan kapısı. Göçle gelenlerin ilk tercihi Buca oluyor. 120 binin üzerinde yüksek öğrenim öğrencimiz var. Buca bu kadar yükü kaldıramaz hale geldi. Yeni imar planlarının hazırlanmasını hızlandırıp uygulamaya almamız gerekiyor. Bunun yanı sıra mali disiplini elden bırakmayacağız ve yatırım yapan ve yatırım yapılan bir Buca olacağız. Özellikle uluslararası fonlardan faydalanmamız gerekiyor. Ciddi teşvik programları var, bunların takipçisi olacağız. Personel bütçesinin yasal sınırlar içinde olması lazım. Bunları tam anlamıyla uyguladığımızda 1-2 yıl içinde mali açıdan rahatlamış oluruz” dedi.

ÇOK KÜLTÜRLÜ YAPIYI YAŞATABİLMEMİZ GEREK…

Antik çağdan gelen bir Buca tarihi olduğunu söyleyen Hızlıateş, “Bu kısmı daha hiç gün yüzüne çıkaramadık. Yakın tarihimizde önce bir Rum köyü daha sonra kentte ticaret yapan Levantenlerin tatil beldesi ve cumhuriyetin ardından Selanik ve civarından gelen mübadillerin ikamet alanı olmuş. Bu çok kültürlüğü yaşatabilmemiz lazım. Dumlupınar mahallemiz kentsel koruma SİT alanı. Türkiye’nin hiçbir yerinde 254 adet kayıtlı tarihi bina yok. Dumlupınar’ı tüm İzmir için bir çekim alanı haline getirmemiz gerekiyor” dedi. Buca’yı Keşfet isimli proje ile sosyal medya fenomenlerini Buca’ya getirdiklerini belirterek “Pek çok Bucalı’nın bile bilmediği tarihi ve kültürel değerleri, gastronomi noktalarını tanıttık, umarım devamını da getireceğiz” dedi.

ORTAK TEMENNİ YEŞİL ALAN OLMASI

Buca’nın kentleşmesinin ardından imar planlarının yapıldığını belirten Berk Hızlıateş; “Gerekli sosyal donatı ve yeşil alanlar ayrılamamış. Şu an Buca için en büyük şansımız Buca Cezaevinin kaldırılması oldu. Buca’nın ortak temennisi o alanın yeşil alan olarak değerlendirilmesi” diye konuştu.

40 İLDEN FAZLA NÜFUSUMUZ VAR…

Buca’nın Türkiye’nin 40 ilinden daha büyük bir ilçe olduğunu belirten Hızlıateş “Yaklaşık 520 bin nüfusumuz var. 18 bini kayıtlı yaklaşık 40 bin göçmenimiz var. Devasa bir kent olan yerler katılımcı bir anlayışla yönetilebilir. Kent Konseyi gibi yapılar yönetime dahil olmalı, bütçeyi denetlemeli. Artık tek bir belediye başkanının fikirleri, projeleri üzerinden değil halkın süreçlere katılması gerekiyor. Ben “Belediye 4.0” diyorum buna, hepimizin elinde akıllı telefonlar var, halkı yönetime katmak çok kolay ve bunu mutlaka yapmalıyız.

HER İKİ BUCALIDAN BİRİ 35 YAŞ ALTI BAŞKAN İSTEDİ…

Buca’da yaptırdığımız kamuoyu araştırmasında “nasıl bir aday istiyorsunuz” diye sorduğumuzda şunu sorduk. Üç belediye başkanı adayının yaşları 35-50 ve 65 olsa hangisine oy verirsiniz diye sorduk. Yüzde 55 oranında 35 yaş altı, yüzde 43 oranında 50 yaşındaki adaya oy veririm diye cevapladı. Adaylarımız belirlenirken bunun mutlaka doğru değerlendirilmesi gerekir diye düşünüyorum. Bunun yanı sıra halk ulaşabileceği, erişebileceği, sokakta olan bir başkan istiyor. Belediye Başkanı olmakla da iş bitmiyor. Kendini sürekli tartması, anketlerle halkın nabzını tutmak gerekiyor. Benim kuşağım parti baraj altında kalmışken lise komisyonunu kuran nesil. Şimdi görev almaya hazır bir kuşak var. Partimiz ve Sayın Genel Başkanımız da destek veriyor. Cumhuriyet Halk Partisini 2028’de iktidar yapmanın yolu yerel yönetimlerden geçiyor ve bunu başaracağız” dedi.